EROL TOKSOY

EROL TOKSOY


Sistem tamam transfere devam

28 Ağustos 2018 - 12:59

Yazıya başlarken sevgili okurlarımızdan gelen bazı istekler ve yorumlar üzerine köşemizin alameti farikası olan saha içinde kalma felsefesini hatırlatmak istiyorum. Evet bu sancılı dönemin sebepleri içinde elbette eski yönetim ve eski teknik ekipler de var fakat ben bugüne odaklanmayı ve gelecek için eylem planları oluşturmayı tercih ediyorum.

Maça gelirsek Cocu ilk 11 tercihinde yine kritik hatalar yaptı. Hem kendisinin hem ekibinin Fenerbahçe kadrosunu ve rakipleri halen tanıma aşamasında olduğu aşikar. Alper bu takımda uzun yıllardır inişli çıkışlı bir performans gösteriyor. Dolayısıyla Valbuena ve Ayew hatta Barış o bölgede oynayabilecekken Alper tercihi bende hep soru işareti olacaktır. Keza bu maç yediği jeneriklik golde hatalı olmasa da kritik pozisyonlarda alabileceği topları hala rakibe yumruklayan bir Volkan geleceğin Fenerbahçe’si için doğru tercih değil. Dirar ise bırakın sağ açığı bence yedek olarak bile takımda bulunmaması gereken bir oyuncu.

Maç içinde hala yerini arayan bir Ayew içeride orta beklemesi gerekirken çizgilerden orta yaparak takıma katkı sağlamak için kendini yıpratan bir Slimani de Cocu’nun kolektif oyun anlayışını hala uygulatamadığının göstergeleri.

Sanırım Cocu görece zayıf veya hedefi küçük takımların Fenerbahçe’ye karşı nasıl bilendiklerinin ve bir puan için bile nasıl yıpratıcı bir oyun oynayacaklarının farkında değil. Hollanda gibi her takımın sahaya mutlak gol atmak ve galip gelmek için çıktığı bir ligde olmadığını acilen anlaması lazım. Fenerbahçe zayıf takımlara karşı ilk yarı koparamadığı her maçta düşen fizik gücüyle puan kaybedebilecek kırılgan bir takım şuan. İki haftadır yediği jeneriklik gollerle kaybedilen 6 puan da bu savı kanıtlar nitelikte.

Güzel şeyler de var

Peki hiç mi güzel şeyler olmuyor? Elbette geçen seneye göre daha dikine giden, oyunu rakip kaleye yıkmayı isteyen, hırslı bir görüntüsü var takımın. Kanatlar verimli işlemese de hızlanıyor. Stoperler birbirlerini tamamlar nitelikte kademeyi daha güçlü koruyor. İslam Slimani gol atamasa da yaptığı etkili koşular ve düşerken bile verdiği bitirici otomatik paslarla Fenerbahçe’ye nihayet üst düzey bir forvetin geldiğini müjdeler nitelikte. Barış ve Eljif uzun yıllar sonra genç yıldızların ilk 11’e monte olabileceğini gösteriyor. Ayew zemini düzgün bir sahada özellikle açık oynayan takımlara karşı çok tehlikeli işler yapabileceğinin, delici bir güçle rakip defansları penetre edebileceğinin sinyallerini veriyor. Dolayısıyla sistemsel anlamda Cocu’nun takımında ışık var.

Amma velakin madem saha içinde kalmak istiyoruz, o vakit Comolli’nin devre arasında da saha içindeki oyuncu grubunun kalitesini iki üç gömlek artıracak, Fenerbahçe’den sonraki durağı Körfez ülkeleri olmayacak kaliteli oyuncular alması lazım. Frey ve Reyes doğru hamleler ama bu kadroyu bir üst seviyeye taşımak için yetmezler. Başta bekler ve kale olmak üzere üst düzey transferlere devam edilmesi şart. Bu arada gece yarısı urfa kebap partisini özleyenler de elbet Başakşehir’de bu özlemlerini giderebilirler.

Sakarya deplasmanını hatırlamak...

Yazıyı bir anektodla bitireyim: uzun yıllar önce gittiğimiz bir Sakaryaspor deplasmanında 2-1 mağlup olmuştuk taraftar yine kızgındı üzgündü ama umutsuz değildi. Çünkü Zico çok pozitifti ve o kadro o kadar iyiydi ki eninde sonunda yüzüncü yıl şampiyonu olacağının sinyalini hepimize vermişti. 

Umarım haftaya Kayserispor maçından sonra ligin kalanı için daha net bir resmi görüp üzerine tartışabileceğimiz bir futbolu ve onun getirdiği skoru konuşuyor oluruz.

Şimdiden tüm okurlarımızın 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı kutlarım.

YORUMLAR

  • 0 Yorum