ALTAN TANRIKULU

ALTAN TANRIKULU


Yönetim her şartta Pereira'nın arkasında durmalı

20 Ekim 2021 - 13:40 - Güncelleme: 20 Ekim 2021 - 14:46

Fenerbahçe sezonun en zor deplasmanlarından birinde Trabzonspor'a kaybetti.. Sadece maçı değil, liderliği de kaybetti..

Ama bu kayıp çok farklı yönlere doğru ilerledi ve TFF - MHK ile tekrar bir savaş başladı.. Metin Tokat'ın istifası, Kulüpler Birliği'nin MHK'nın yapısının tamamen değişim isteği de artık açıkça su üstüne çıktı..

Bunlar saha dışı konular.. Saha içinde ise Vitor Pereira ve futbolcuları var.. Siz Fenerbahçe Yönetimi olarak saha dışı sorunları ne kadar saha içine taşırsanız takım alınan başarısız sonuçlarda kendisini o kadar "sorumsuz" hisseder ve gereken refleksi göstermeyebilir..

Oysa Fenerbahçe'nin Trabzonspor'daki yenilgisi, çok önemli bir hakem hatasından kaynaklanmış olsa da, artık geride bırakılmalı ve Fenerbahçe kendi futbol dinamikleri içinde daha iyi hücum yapıp, savunmada daha dikkatli olmalı..

Trabzon'da çok ağır bir kararla Kim atıldı.. Ama yenen gol hakem hatası değil, çok bariz bir kaleci hatası.. Altay; Ersun Yanal zamanında hatalı çıkışıyla Lobanhidze'den yediği gol liderlik hayellerini bitirmişti.. Erol Bulut döneminde Denizli ve Hatay deplasmanlarıdan tamamen kapanan takımda rakibin çektiği şutları kurtararak bir anda kahraman oldu..

Ardından Erol Bulut göreve geldi.. Karacabey kupa maçında Altay yine hatalı bir çıkışla kırmızı kart gördü ve Gaziantep deplasmanında kaleye Oytun geçmek zorunda kaldı.. Sonuç 2 büyük kaleci hatası ve 3-1'lik yenilgiydi..

Karadağ milli maçının son saniyelerinde de Altay hem baraja 4 kişiyi geçirtecek kadar sesini duyuramadı hem de kapadığı köşeye gelen topu kurtaramadı.. Ve bugün Milli Takım'ın başında bir Alman var..



Sivas maçında Pedro Henrique'yi çalımlamaya kalkışı ve iki puan kaybına neden olduğu penaltı hala akıllarda.. Olymipakos maçı öncesi basın toplantısında, "O çalımı atsaydım herkes beni alkışlardı" deme cesareti de gösterdi.. Hatasından ders çıkartıp özür dileyeceği yerde..

Trabzonspor deplasmanında, aslında çok kolay kurtarması gereken bir topu elleriyle içeri aldı.. Aynı hatayı geçen yılki Gaziantep maçında yapmış, önce barajın arkasına geçip yere yatan Pelkas'ı kaldırmış, ardından Maxim'in şutunda tıpkı Bakasetas'ın vuruşunda olduğu gibi topla içeriye girmişti..

Ersun Yanal, Erol Bulut, Emre Belözoğlu, Şenol Güneş ve şimdi de Pereira.. Tamam Altay potansiyeli olan bir kaleci.. Ama bu kadar kritik maçlarda bu kadar önemli bireysel kaleci hataları yapan kim olursa olsun kendi kulübüde bulur.. Karius'un dünyanın zirvesinden nasıl aşağı yuvarlandığı ve şimdiki hali ortada..



Ben Vitor Pereira'nın bir sistem oturtmaya çalıştığını, savunma ağırlıklı bir oyuna odaklandığını görüyorum.. Ve sonuna kadar da Pereira'yı destekliyorum.. Bu üçlü savunmayı desteklemek anlamına gelmemeli.. Pereira 4'lü savunmaya geçerse de desteklerim.. Çünkü Fenerbahçe'nin kaybolan yıllarının içinde, Kaptan, kaleci, yıldız, süper futbolcu gibi taraftar-sosyal medya-Yönetim üçgeninde kendini korumaya alan isimlerin yanında nasıl teknik direktörlerin eriyip gittiğini çok iyi bilirim..

Fenerbahçe'de 32 yıl önce Schumacher'in idmanlarını seyrederdim.. Altay daha doğmamıştı.. O günleri yaşasa konuşmaktan utanır..

Sadece Altay mı? Futbolcu sahada konuşmalı.. Saha dışında sürekli taraftara mesaj verme eğiliminde olmamalı.. Osayi gibi sosyal medyayı gereksiz ve kötü bir üslupla kullanmamalı..
Fenerbahçe sadece "şampiyon olmaya" odaklanmış durumda..

Oysa önce "teknik direktörünü her şartta korumaya ve onun arkasında durmaya" odaklansa seri başarılar yakalar..

Tıpkı Fatih Terim'in Galatasaray'da yaptığı gibi..

Son söz: Vitor Pereira'nın gelecek sezon da Fenerbahçe'de görevde kalması çok büyük bir hamle olur.. Hatta şampiyonluktan bile değerli hale gelir zamanla..

Yoksa "teknik direktör yiyen bir canavar" gibi her sezon aynı hatayı yapmaya devam eder durur..