Covid belası, milli maç yoğunluğu, uzun uçuşlar, beklenmedik sakatlıklar ve formsuz yıldızlar... Belki de dünya üzerindeki tüm futbol takımlarının boğuştuğu sıkıntılar bunlar... Sadece Fenerbahçe'nin değil. Ama Fenerbahçe, Erol Bulut'un akıllı hamleleri sayesinde bu zor durumu fırsata çevirdi Ankara'da.
Karşısındaki rakip de gereksiz ve zamansız bir şekilde teknik adam değişikliğine gidince arada büyük bir fark oluştu. Skor tabelasına yansıyan 5-1'in ötesinde maç 7-8 gollü bir farka gidebilirdi çok rahatlıkla.
Maçı çözen, sonuca kolay gidilmesinin anahtar hamlesi Mert Hakan - Pelkas - Perotti üçlüsünün santrforun arkasında oynaması, Gustavo - Sosa'nın oyun aklını oluşturmasıydı.
Fenerbahçe'nin asıl açmazının da burada saklı olduğunu daha önce dile getirmiştik.
Ozan Tufan'lı bir onbir rakibi bozmak ve koşu mesafelerini artırmak adına ne kadar yararlıysa, sakin oyun kurmak, verimli pozisyon bulmak ve topu dolaştırmak adına o kadar zararlıydı.
????8 Kasım 2020, Altan Tanrıkulu: ''Diego Perotti yedek olmamalı.'' @AltanTanrikulu
— Futboo (@FutbooCom) November 21, 2020
????Diego Perotti
????Maç: 3
⚽️Gol: 3 pic.twitter.com/nDcGqOVTRd
Ozan Tufan devre arası satılmalı
Ozan çok çok iyi oyuncu ama sağ bek dışında bu Fenerbahçe'de olması işi zor gibi...
Gustavo ya da Sosa'nın sakatlığında onbire de alternatif olabilir. Ya da Fenerbahçe'nin enerjiye, savunmayı güçlendirmeye ihtiyacı olduğu anlarda maça dahil olabilir.. Onun dışında Ozan hamle oyuncusu olarak görev almayı sürdürmeli.
Değeri yüksek ve talibi olan bir oyuncu olduğu için de mümkünse devre arasında başta Premier Lig olmak üzere yüksek bonservis ödeyecek bir kulübe satılıp para kazanmalı Ozan üzerinden.
Pelkas ilk iki golün asistini yaparak takım için değerli bir hücum alternatifi olduğunu gösterdi. Yunanistan Milli Takımı'nda Bakasetas'ın yedeği ama Fenerbahçe'de ilk 9 hafta iyi işler yaptı.
Cisse'ye eksi not verdim bu kez.. Onun için de uzun süredir, "Onbir oynamalı" diyordum.
Perotti'nin pasında, kaleciyi de geçip öyle bir gol kaçırdı ki affedilir cinsten değil.. Maç içinde ciddiyetten uzaklaştığı anlar da oldu Senegalli forvetin.
Perotti üst düzey futbolcu
Valencia, Ademi, Gökhan Gönül, Sinan Gümüş, Nazım Sangare, Harun Tekin ve Tolga Ciğerci'nin çeşitli nedenlerle kadroda olmadığı bir deplasmanda öne çıkan yıldız Diego Perotti oldu.
Perotti'nin son gün transfer edilmesinde hem Ali Koç hem de Emre Belözoğlu büyük riske girdi.. Arjantinli yıldızın eski günlerinden uzak olduğu, kronik sakatlığı bulunduğu, hatta İstanbul'daki sağlık kontrolünün olumsuz geçtiği bile söylendi.
Perotti önce Antamyaspor maçını kazandırdı.. Ardından Gençlerbirliği maçında takımının sıkıntı yaşayabileceği anlarda kritik iki gol attı. Üstelik ikinci golü üst sınıf bir vuruşla geldi.
Sosa, Gustavo, Perotti, Pelkas, Mert Hakan gibi topu ayağa oynayan, iyi pas yapan, gol pozisyonu üretmekte verimli ve gole yakın oyuncular galibiyetin, farkın ve iyi oyunun anahtarı oldu.
Erol Bulut'un kaybettiği Konyaspor maçının aksine topu rakibe vererek oynaması ve etkili hücumcularına boş alan yaratan bir taktik uygulatması da önemliydi Ankara'daki maçta.. Açıkçası Mustafa Kaplan da ilk maçında bu tuzağa düşen teknik adam oldu.
Sergen Yalçın Okan Buruk'u mat etti
Haftaya Beşiktaş derbisi var.. Derbi öncesi Beşiktaş - Başakşehir maçını da izledim.. Tam beklediğim gibi Sergen Yalçın topu rakibe vererek, Başakşehir'in arka bahçesini çok iyi kullandı. Okan Buruk Manchester'ı yenerken kurduğu tuzağa bu kez Beşiktaş karşısında düştü.. Çok daha organize ve hazır takım olmasına karşın Sergen yalçın'ın taktik tuzağı maçı Beşiktaş'a getirdi.
Atiba ve Josef'in müthiş oyunu, Ghezzal'ın katkısı, genç kaleci Utku'nun kurtarışları ve takım olarak savaşmak Beşiktaş'ın bu maçı kazanmasındaki ana faktörler oldu.
Salı gecesi deplasmanda Manchester United ile gruptaki kader sınavına çıkacak olan Başakşehir ise Demba Ba'lı oyunda fazla etkili olamadı.. Chadli ve Gulbrandsen oyuna girdikten sonra maç dengelendi ama iş işten geçmişti.
İki maçın yıldızları: Perotti, Atiba
İki maçın kader anları: Sosa'nın golü ve Atiba'nın Larin'e asisti
İki maçın kötüleri: Mustafa Kaplan ve Ümit Öztürk
YORUMLAR