1989'dan beri medyadayım ve futbol dünyasının içindeyim.. Muhabir olarak başladığım bu meslekte çok fazla teknik adamla tanışma fırsatı buldum.. Özellikle Fenerbahçe teknik direktörlerini bekleyen zorlukları önceden tahmin etme konusunda oldukça tecrübeli sayılırım.. Vitor Pereira'nın bundan sonraki günlerini de bu gözle değerlendirmeye çalıştım..
Maalesef Vitor Pereira Fenerbahçe'ye ikinci gelişinde bembeyaz bir sayfa açmak yerine küçük bir hesaplaşma yapmayı tercih etti.. Ve aktif Türk futbolcular içinde en iyi sol bek olan Caner Erkin'le önce pozitif bir fotoğraf verip sonra kadro dışı bıraktı..
Aynı şekilde Ozan Tufan ve Sinan Gümüş'ü de istemediğini yönetime iletti.. Hatta Mert Hakan, Serdar Aziz ve İrfan'ın da bu dönemde huzursuz oldukları ve Portekizli çalıştırıcıyla soğukluk yaşadıkları haberleri dolaştı..
Tüm bunlar olabilir.. Pereira yeni bir takım inşa etmek istiyor.. Aynı zamanda da 3-4-3 gibi uygulanması zor bir sistemi de deniyor..
Bu ortamda başta Mesut olmak üzere takımdaki tecrübeli Türk oyuncuların kalbini kazanmalı Pereira.. Gençler zaten çok şans bulmaya başladıkları için hocayı seviyorlar.. Ama ya tecrübeliler..
Lyon maçında oyundan alınan Messi'nin vatandaşı Pochettiono'ya bakışını görmüşsünüzdür.. Hiçbir büyük yıldız kolay kolay oyundan çıkmak istemez.. Hele hele bunun alışkanlık haline gelmesini asla istemez.. Tıpkı Mesut Özil gibi..
Pereira'nın atması gereken ikinci önemli adım Mesut Özil'in en az 80-85 dakika sahada kalacağı bir formül oluşturmak.. Çünkü Mesut'un futbol aklı Fenerbahçe'yi hücumda rahatlatıyor ve rakiplerinden üstün kılıyor..
Üçüncü önemli konu 3'lü savunma.. Bu konuda Vitor Pereira'yı destekliyorum.. Başta Şampiyonlar Ligi şampiyonu Chelsea olmak üzere birçok takım 3'lü savunmayla mücadele ediyor ve başarılı da oluyor.. Yalnız bazı maçlarda rakip hiç üstüne gelmiyor, ya da sadece bir rakip forvetle oynuyorsa oyunun gidişatına göre bir stoper çıkartılıp yerine orta saha veya forvet alınabilir.. Bu oyun sisteminden tamamen vazgeçmek değil skore göre refleks gösterebilmektir.. Büyük takım çalıştırıcılarının da asıl amacı çok radikal şekilde davranmak yerine eshek hamlelerle hedefe ulaşmaktır..
Başakşehir maçında Pelkas ve Osayi'nin çıkartılması yerine Pereira'nın yapacağı doğru hamle; ikinci yarının başında Meyer, Berisha, Serdar Aziz ve Muhammed'i oyundan alıp; Altay - Osayi, Kim, Szalai, Ferdi - Gustavo, Mert Hakan - Mesut, Pelkas, Rossi - Valencia düzenine dönmek olmalıydı.. Mesut, Pelkas, Rossi, Valencia, Ferdi, Osayi gibi adam eksiltme özellikleri yüksek oyuncuların aynı anda sahada olmaları Başakşehir kilidini açardı..
Oysa ikinci yarı başında hazır olmayan Meyer ve Berisha oyunda kaldı, Pelkas ile Valencia çıktı.. Mesut ve Mert Hakan sahaya sürülmedi.. Bu önemli bir hamle yanlışlığıydı..
Pereira'nın dikkat etmesi gereken 4. ve en önemli konu skor olarak geri düştüğü maçları çeviremiyor olması.. 2015-16, 2016-17 ve 2021-22'de görev yaptığı dönemde 15 maçta geri düşüp hiç öne geçememiş Pereira'lı Fenerbahçe.. Portekizli teknik adam bu yüzden ilk döneminde Mehmet Topal-Josef ikilisine önem vermiş ve ilk golü yememeye çalışmıştı..
Bu kez o bölgede Gustavo var.. Ama Gustavo'nun yanına hazır olmayan Meyer koyulduğunda ve ilk gol yendiğinde takım hücum hattıyla doğru bağlantıları kuramaz oldu..
Sadece Başakşehir karşısında değil, Sivas ve Frankfurt maçlarının ikinci yarısında da Fenerbahçe hücum anlamında çok kötüydü..
Şu anda UEFA Avrupa Ligi'nde öneml bir deplasmandan alınmış 1 puan var.. Ligde de Galatasaray'dan puan olarak önde Fenerbahçe.. Ama Beşiktaş hem oyun hem de skora etki eden isimlerin kalitesi olarak şu an daa önde gözüküyor.. Kadro derinliği olmamasına karşın Trabzonspor'da hücum anlamında Fenerbahçe ve Galatasaray'dan daha başarılı..
Vitor Pereira'nın bu kritik süreçte önce Giresunspor ardından Hatayspor maçlarını kazanıp Kadıköy'deki Olympiakos maçını da 3 puanla kapatması gerikiyor..
Ondan sonrası daha aydınlık olacaktır..