Lucescu'nun kurduğu tuzağa Jorge Jesus düşmedi

Futbol artık çok karmaşık bir oyun olmaktan çıkıyor.. Yüzmilyonlarca insanın futbolla yatıp futbolla kalkması da bunun bir göstergesi.. Taktik ve teknik bilgiler en alttaki teknik adamlar tarafından bile en ince noktasına kadar araştırılıyor.. Farklı olmak, maçta fark yaratmak için "anlık tuzaklar" daha geçerli hale geldi..

14 yıldır Şampiyonlar Ligi'nden uzak Fenerbahçe'nin ilk resmi maçı Dinamo Kiev karşısındaydı.. Ve Ukrayna ekibi Lucescu gibi "işin kurdu" bir teknik adam tarafından yönetiliyordu..

Lucescu'yu az çok tanırım.. 5-6 dil konuşur, iyi satranç bilir ve taktik uzmanıdır.. İlk maçın benim açımdan zorluğu Lucescu'nun hazırladığı tuzaklardı..

Ofansif açıdan çok iyi oyunculara sahip Fenerbahçe'nin üzerine gelmesini bekleyecek, sahasına çekilerek rakibi yormaya çalışacak ve ikinci yarı "öldürücü darbeyi" vuracaktı Lucescu..

Ama Jorge Jesus bu tuzağa düşmedi.. Takımla hiç maça çıkmamış iki oyuncuyu birden ilk onbire sürerek Lucescu'nun kafasını karıştırdı..

Arao; İsmail Yüksek'le birlikte savunmanın önünde iyi bir duvar oluşturdu.. Az top kaybıyla oynadı ve teknik kapasitesi çok yüksek olmamasına karşın verilen görevi iyi yaptı..
Bir başka sürpriz King ise net pozisyon üretememesine karşın sürekli pas yaparak Dinamo'yu savunmadan uzun toplarla çıkmaya zorladı.. Dönen topların çoğunu da İsmail Yüksek önderliğinde Fenerbahçeli oyuncular aldı ve 90 dakikanın hemen tamamında daha organize rakibin üzerine giden taraf sarı-lacivertli ekip oldu..

XXX

Tisserand, Lincoln, Bruma, Arda Güler ve Serdar Dursun hamleleri sonrası takım biraz duruldu.. Ancak 5-6 dakikalık durgunluğun ardından tekrar tempo yaptı ve yine rakibin organize olarak oyun kurmasına fırsat vermedi..

Bu maçta Fenerbahçe'nin gerçek yüzünü göremedik.. Çünkü Jorge Jesus bu maçı riske atmak istemedi.. Kazanmak isterken, geride verilecek boşluklarla rakibe gol şansı tanımadı..

İkinci yarıdaki en net Kiev atağını da Atilla Szalai çok iyi bir hamleyle etkisiz hale getirdi.. Tisserand hatasıza yakın oynadı.. Osayi ve İsmail sahanın en iyileriydi..

Rossi kalitesiyle orantılı çok hareketli ve adam eksilterek oynadı ama bitiricilik konusunda MLS günlerinin gerisinde bir görüntü verdi..

XXX

27 Temmuz'da Kadıköy'de oynanacak rövanşta yaklaşık 50 bin Fenerbahçeli tribünde olacak.. Takım bu kez daha ateşli ve daha tutkulu bir mücadele ortaya koyacak..

Polonya'daki maçta tam 26 faul yapan ve sert oynayarak Fenerbahçe'nin hızlı atağa çıkmasını engelleyen Lucescu'nun öğrencileri Kadıköy atmosferinde daha da kapanacaklar..

Belki de Kadıköy'deki maçın anahtarı Serdar Dursun'lu bir ilk onbirden geçecek.. Daha hızlı, daha sabırlı ve daha akıllı bir oyunla Fenerbahçe'nin bu turu geçeceği düşüncesindeyim..
İsveçli hakemin yönetiminin kusursuza yakın olduğunu belirtirken, rövanşı yönetecek İtalyan hakemin de aynı çizgide bir maç çıkartmasını umalım..

Fenerbahçe Kiev'i geçerse Sturm Graz'la karşılaşacak.. Sarı-lacivertli ekip "akıllı ve tutkulu" teknik direktörü ve büyük seyirci desteği bunları başaracak güçte..

Yeter ki takım Polonya'daki maçta olduğu gibi savunmada sağlam dursun ve oyun disiplinine sımsıkı bağlı kalsın..