Önce şunu bir kenara yazalım: Tribüne gitmekle, forma giymekle, "Ben Fenerbahçeli'yim" demekle, Fenerbahçeli olunmuyor.. Takım kupa finaline yükselmişken, karşısındakini rakibi de yenip ligi ikinci bitiriyorken sahadaki futbolcuyu yuhlayamazsın.
İşte onun için ne kadar bağırırsan bağır sen sadece "Bağıran birisin".. Asla ve asla "Kötü gün dostu", yani "gerçek taraftar" değilsin.
XXX
Bu yazdıklarım Yönetime yönelik protestolar için geçerli değil.. O taraf protestoyu hak etti 5 yıllık süreçte.. Ama Jorge Jesus ve öğrencilerinin suçu ne?
Evet Galatasaray şampiyon oldu.. Evet Fenerbahçe çok kolay rakiplerle oynadığı maçlardaki puan kayıpları nedeniyle kaçırdı ilk sırayı.
Evet bazı oyuncular çok düşük performans gösterdi.. Tüm bunlar Yönetim'e yönelik protestolarla anlatılabilir.. Ama oyuncuyu yuhlamak, özellikle de o oyuncular canla başla oynamaya çılışırken tribüne olan taraftara olan saygının azalmasına yol açar.. Aidiyet duygusunu yok eder.. Ve futbolcu bu ortamdan bir an önce kaçıp gitmek ister.
XXX
Teknik taktik bir yana, iki maçı aynı anda izlemeye çalıştım milyonlarca taraftarın yaptığı gibi.
Galatasaray Real Madrid'e çok benzer bir anlayışla mücadele etti tüm sezon.. Takım olarak maç içinde çok kötü gözüktükleri anlar vardı.. Ama Real'in Benzema'sının yaptıklarını, Galatasaray'ın Icardi'si yaptı be sezon.
Tüm kritik maçlarda ortaya çıktı ve lig tarihinin unutulmaz golcü performanslarından birini ortaya koydu.
Galatasaray'ı tebrik ederim.. Umarım Şampiyonlar Ligi'ne kalmayı başarırlar.
XXX
Fenerbahçe'yse 11 Haziran'da İzmir'de kupayı kaldırmadan önce 4 Haziran'da NEF Stadı'nda bir onur mücadelesine çıkacak.
Sezonu hüzünlü bitiren sarı-lacivertli oyuncular için en büyük teselli derbi galibiyeti ve İzmir'de kupayı kaldırmak olur.
Bakalım bunu başarabilicekler mi?
YORUMLAR